Okula gitmeme durumu basit gibi görünse de altında birçok farklı neden yatıyor olabilir. Ayrılma anksiyetesi bozukluğu durumu genellikle 1-3 yaşları arasındaki çocuklarda sıklıkla görülen bir durumdur. Bu korkuların çoğu rahatsızlık düzeyinde olmayıp çocuğun sosyal ilişkileri genişledikçe sönen bir yapıdadır; fakat ayrılma bunaltısındaki şiddet ve süreklilik çocuğun uyumunu bozacak seviyelere de çıkabilir. Ayrılma anksiyetesi bozukluğu sebebiyle okul reddi dâhil okula devam etme ilişkili problemler sıklıkla kliniğe gelen durumdur. Aslında, okula devam etme konusunda çocuğun gösterdiği kararlılık onun kronik hale gelmiş olan stresle başa çıkabilme yetisinin de bir göstergesidir. Okula ilk başlanılan dönemde çocukların %80'inde çeşitli derecelerde okula uyum güçlüğü gözlenmektedir. 6-8 yaş arası çocuklarda, tek çocuk olanlarda ve ebeveynlerine aşırı bağımlı olan çocuklarda bu belirtiler daha sık görülmektedir.
Okula gitmek istemeyen çocukta belirtiler nasıl olur?
Çocuk birdenbire okula gitmek istemeyebilir, ailenin onu zorlaması ise çocukta panik duygusunun artmasına neden olur. Çocuk bulantı, kusma, karın ağrısı gibi belirtiler geliştirebilir. Bazı çocuklar ısrarlar sonucu okula gitseler bile yoldan geri dönebilirler ya da okuldan kaçmaya çalışabilirler.
Okul fobisinin başlangıcı kimi zaman çok belirgin değildir.
Çocukta iştahın azalması, okula karşı ilginin kaybolması, ödevlerini yapmak istememesi gibi belirtiler başlar, uykuları düzensizleşebilir ve sonunda bir gün okula gitmek istemediğini söyler. Nedeni sorulduğunda okula, öğretmenine ya da arkadaşlarına dair şikâyetler iletebilirler ancak bunlar çoğu zaman gerçek nedenlere işaret etmez. Bu çocuklar evlerinde genelde rahattırlar, ancak çok şiddetli vakalarda ev içinde bile huzursuz oldukları gözlenebilir.
Hangi aile etkileşimleri okul korkusuna neden olur?
Okul korkusunun görünen nedenleri ne olursa olsun temel neden anneden ayrılma korkusudur ve bu bir aile nevrozuna işaret etmektedir. Aile bireylerinin birbirine bağlı ve bağımlı olduğu bir yapılanma söz konusudur, biri ötekine veya kendisine bir şey olacağı korkusu yaşar.
Beş temel aile etkileşimi en sık görülenlerdir:
• Anne- baba çocuğa okulda bir şey olacak diye korkmaktadır.
• Anne ya da baba kronik anksiyeteden yakınmakta ve kendilerine bir şey olacağından korkmaktadırlar.
• Anne-baba genel tutumlarında çocuğun kendilerine bağlı ve bağımlı kalmasını istemekte ve desteklemektedir.
• Çocuk kendi yokluğunda anne ya da babasına bir şey olacağından ya da kendisini bırakıp gideceğinden korkmaktadır.
• Çocuk anne ve babasının yokluğunda kendisine bir şey olacağı korkusundadır.
Okul korkusu gelişen çocukların kişilik özellikleri nasıldır?
Okul korkusu geliştiren çocukların kişilik özelliklerine bakıldığında ise bunların daha çok uslu, uyumlu diye bilinen, başarı kaygılı, onay bekleyen, ailesine bağımlı çocuklar olduğu görülmektedir. Genelde strese neden olabilen bir etken hastalığı başlatır (ailede hastalık, sosyo-ekonomik kriz, kayıp, göç, kardeş doğumu vb.).
Okul fobisinde iki ana eğilim karşılıklı rol oynar;
• Okul ile ilişkili kaçınma davranışları
• Rahat ve güvenliği sağlayacak durumları aktif olarak arama
Çocuklar okul korkusunu nasıl ifade edebilirler?
Çocuk okul korkusu çoğunlukla sinirli bir öğretmen, sınavda başarısızlık korkusu, kendisine kötü davranan bir arkadaştan korku gibi yüzeydeki bir nedenle açıklamaya çalışabilir. Bunlar kimi zaman da doğruluk payına sahiptir. Ancak, unutulmaması gerekir ki genelde bu korkunun kökeninde, duygusal ilişki kurduğu kimselerin veya kendisinin başına bir şey gelmesinde ve böylece kendisi için çok önemli bu kişiden ayrılma korkusu vardır. Çocuklar duygularını farklı yollarla ifade etmek isteyebilirler, bunları nasıl yorumladığımız çok önemlidir.
Okula gitmek istemeyen çocuğa nasıl davranılmalı ve ne yapılmalıdır?
Okul fobisinin sağaltımı sırasında çocuk okula gitmediğinden dolayı suçlanmamalıdır. Çocuğun güveni kazanıldıktan sonra ona okula gitmesi gerektiği, okula gitmediği takdirde zamanla derslerinden geri kalma korkusunun da ekleneceği anlatılmalıdır. Çocuklarda davranış ve oyun terapileri etkili olurken ailelerle de kronik anksiyete, bağlılık ve bağımlılık problemlerinin çalışılması etkili sonuçlar vermektedir.
İlk etapta yapılması gereken 5 adım ise şöyledir:
1. Çocuğunuzu ciddiye alın, anlattıklarını ciddiye alın ve onu dinlediğinizi anlamasını sağlayın. 2. Ona gününün nasıl geçtiği ile ilgili, okuldaki ilişkileri ile ilgili sorular sorun, gününü değerlendirmesine yardımcı olun.
3. Bazen okula gitmek istememek, anlaşılmak veya görülmek isteme dürtüsünden/ihtiyacından kaynaklanabilir. O nedenle onları anladığınızı, dinlediğinizi daha fazla gösterin.
4. Çocuklarınıza istedikleri gibi geçirebilecekleri, dinlenebilecekleri bir gün geçirmelerini sağlayın. Belki de okula gitmeme isteğinin altında sadece dinlenmek ve kısa bir ara verme fikri yatıyor olabilir.
5. Nedeni ne olursa olsun onlara karşı anlayışlı olun. “Okula gitmen gerekiyor.” diyerek konuyu kestirip atmak yerine daha anlayışlı bir yaklaşım sergilemelisiniz.
Referanslar: https://arsiv.dusunenadamdergisi.org/ing/DergiPdf/DUSUNEN_ADAM_DERGISI_a06781127a0c4e75acecca9bff89ce7e.pdf https://www.greatschools.org/gk/articles/5-things-to-do-when-your-child-doesnt-want-to-go-to-school/