Seçici Konuşmazlık (Selektif Mutizm)

Bu yazıda ailelerin ve öğretmenlerin sıklıkla yanlış yorumladığı seçici konuşmazlıktan bahsediyoruz.


Seçici konuşmazlık bir çocuğun belli ortamlarda konuşamaması /iletişime geçememesi ile karakterize bir durumdur. Çocuk kendini rahat ve güvende hissettiği ortamlarda akranlarıyla benzer şekilde rahat iletişim kurup konuşabilir. Hatta bazen ebeveynleri tarafından “çenesi düşük” olarak tanımlanır. Buna karşılık, kendini güvende hissetmediği, okul gibi ona yabancı gelen ortamlarda konuşmaktan çekinir ve iletişime geçmez. Bu durum öğretmenler ve ebeveynler tarafından çoğunlukla çocuğun keyfi olarak konuşmaması şeklinde algılanır ve konuşmadığı için suçlanıp konuşmaya zorlanır.

Seçici konuşmazlık genellikle 3-6 yaş aralığında çocuğun kreş, anaokulu ya da ilkokula başlamasıyla fark edilir. Toplumda görülme oranı %1’den azdır. Her iki cinsiyette de görülebilir.

Seçici konuşmazlık olan çocuklarda şu belirtiler görülebilir:

- Konuşmak için isteklidir ancak kaygı, korku ve utanma duygusu nedeniyle iletişime geçemez.

- Yabancı bir ortamda biri onunla konuşmaya çalıştığında aşırı huzursuz olur, göz kontağından kaçınır, hareketsiz ya da ifadesiz (donmuş gibi) kalır.

- Okul ya da benzeri sosyal ortamlarda konuşamaz.

- İhtiyaçlarını belirtmek için sözel olmayan iletişimden faydalanır (kafa sallayarak onaylamak, işaret etmek gibi)

- Yardım istemekte zorlanırlar (canı acıdığında, yolunu kaybettiğinde vb).

- 2-4 yaş aralığında utangaçtır ve insanlarla konuşmaktan çekinir.

- Belli ortamlarda (ev ya da yakın akraba evi) rahatlıkla konuşurken, diğer ortamlarda (okul, yabancı ortamlar) konuşamaz, fısıldayarak konuşur ya da jest ve mimiklerle iletişim kurar.

Söz konusu belirtilerin bir aydan uzun süre gözlenmesi durumunda seçici konuşmazlıktan bahsedilebilir. Ancak okulun ilk ayı gibi uyum süreçleri bu süreden sayılmaz.

Tanı koyabilmek için çocuğun bulunduğu ortamdaki dile hakim olması önemlidir. Göçmen bir ailede, evde Türkçe konuşulurken, eğitim dilinin farklı olduğu bir okulda çocuğun o yeni dile hakim olana dek konuşmaktan çekinmesi normal karşılanmalıdır.

Seçici konuşmazlık bir kaygı bozukluğu türüdür. Bu çocuklar konuşmamayı tercih etmez. Aksine konuşmaya isteklidirler ancak kaygıları onlara izin vermez. Bu davranışlarının kendilerini savunmaya yönelik olduğunu anlamak önemlidir. Ancak konuşamamaları başkaları tarafından çoğunlukla kasti ve karşı gelme amaçlı bir davranış olarak değerlendirilir.

Nedenleri

Kaygıya genetik yatkınlık, mizaçla ve çevreyle ilgili etkenler seçici konuşmazlık gelişmesinde rol oynar. Çekingen çocuklarda, kaygılı mizacı olan çocuklarda ya da ebeveyni fazla koruyucu ve müdahaleci olan çocuklarda görülebilir. Seçici konuşmazlığı sürdüren kısır döngüye çekingen çocuklar ve ebeveynleri sıklıkla dahil olmaktadır.

Tedavi

Seçici konuşmazlığı olan çocuklarda hemen göze çarpmayan işitsel sorunlar ya da konuşma bozukluğu/geriliği bulunabilir. Ayrıca bazı çocuklarda duyu işlemleme ile ilgili sorunlar eşlik edebilir. Seçici konuşmazlık bir kaygı bozukluğu olduğundan başka bir kaygı bozukluğu (ayrılık kaygısı bozukluğu, yaygın kaygı bozukluğu, vb) ile birlikte bulunması da olasıdır. Tüm bu nedenlerle çocuğun önce bir çocuk ve ergen psikiyatri uzmanı tarafından değerlendirilmesi önemlidir.

Tedavide bilişsel davranışçı yöntemler ilk sıradadır. Terapist-hasta işbirliği kurularak aşamalı maruz bırakma ve duyarsızlaştırma alıştırmaları planlanır. Sosyal becerileri geliştirmeye yönelik uygulamalar yapılabilir.

Bilişsel davranışçı yöntemlerin fayda vermediği, terapötik işbirliği kurulamayan, hızlı sonuç alınması istenen ya da zorlu vakalarda ilaç tedavisi ilk sıra tedavi olarak düşünülebilir. Bunun yanı sıra bilişsel davranışçı terapiyle birlikte ilaç tedavisinin beraber uygulandığı vakalar da vardır.

Baş Etme Yöntemleri

Seçici konuşmazlığı olan çocuğunuzun iletişim becerilerini ve özgüvenini artırabilmek için bazı öneriler:

- Çocuğunuzun konuşmakla ilgili kaygılarını kabullenin. Sizden ya da evinden uzaktayken konuşmadıklarında bunun sorun olmayacağını bilmelerini sağlayın (Çocuğunuzu konuşması için zorlamayın!).

- Çocuğunuz iletişim kurmakla ilgili yeni adımlar attıkça, - yalnız olduğunuz zaman- konuşmakla ilgili gösterdiği çabayı ve başarıyı övün (Çocuğunuz bir yabancıyla konuşabildiğinde onu yabancının yanında konuşabildiği için övmeye kalkmayın! Bu onu utandıracak ve kaygılarını arttıracaktır.).

- Çocuğunuza sosyal ortamlarda örnek olun. İnsanlara merhaba deyin, gülümseyin, kendinizden emin duruşunuzu koruyun (Sosyal kaygıları olan ebeveynler, çocuğunuza destek olabilmek için sizin de tedavi sürecine başlamanız önemli!).

- Çocuğunuzla kaygı duyduğunuz zamanlarda kaygılarınızla nasıl baş ettiğinizi (nefes egzersizi, kendinizle olumlu konuşma, akışına bırakmak vb.) paylaşın. Böylelikle kaygılı hislerin normal olduğunu ve baş edilebilir olduğunu anlamasını sağlarsınız.

- Çocuğunuza içinde endişeli, korkmuş ya da utangaç karakterlerin yer aldığı yaşına uygun kitaplar okuyun. Böylelikle duygularını tanımlama ve onlarla baş etme becerisi artabilir (Yazının sonunda birkaç örnek kitap paylaşacağım.).

- Çocuğunuzun konuşmakla ilgili çabalarına odaklanın, süreciyle ilgili sabırlı olun ve hayal kırıklıklarınızı ona yansıtmayın. Böylelikle konuşmakla ilgili kendine güveni oluşacaktır (Unutmayın ki karşınızdaki kaygılı bir çocuk. En ufak bir başarısızlık hissi ya da ona kızmanız kaygısını daha da arttıracaktır!).

- Çocuğunuza sorulan soruları onun yerine cevaplamayın. Konuşmanın bir parçası olabilmesi için en azından sözlü olmayan iletişim kullanmasını destekleyin. Örneğin çocuğunuza kaç kardeşi olduğu sorulduğunda ona dönüp “Özge senin bir kardeşin var değil mi?” diye sorup bir parmağınızı ona gösterin. Başıyla onaylamasını ya da “evet” gibi kısa bir cevap vermesini bekleyin.

- Çocuğunuza soruları yanıtlaması için zaman tanıyın. Eğer cevaplarsa konuşmaya devam edin (Cevap verdiği için dünyanın en zor işini başarmış gibi övgülere boğmayın!). Eğer yanıtlamazsa, soruyu “evet-hayır” şeklinde cevaplayabileceği bir biçime sokun. Böylelikle bir jestle yanıtlayabilir.

- Çocuğunuzun iletişim becerilerini geliştirebilmek için ev dışında alıştırmalar yapmasını destekleyin. Beklentiniz çocuğunuzun iletişim yetenekleriyle uyumlu olsun. Örneğin oyuncakçıda tezgahtara istediği oyuncağın adını söylemesini beklemeden önce istediği oyuncağı ona işaret edebilmesi beklentiniz olsun.

- Aktivitelere katılmasını aşamalı planlayın. Parkta bir bankta oturup çocuğunuzla sohbet ederken oyun alanındaki çocukları izleyin. Sohbetinizi oyun alanına aşama aşama yaklaşarak devam ettirin.

- Birisi size çocuğunuzun neden konuşmadığını sorarsa, çocuğunuzun bu konuda çalıştığını söyleyin. “Derin evde çok konuşkandır. Başka ortamlarda konuşmak için cesaretli hissetmeyi öğreniyor.”

- Öğretmenlere, akrabalara, arkadaşlara çocuğunuzda seçici konuşmazlık olduğunu söyleyin. Bununla ilgili bilgiler verin ve çocuğunuzla nasıl etkileşim kurabileceklerini onlara anlatın.

- Sınıf ya da öğretmen değişikliklerinde öğretmenle işbirlikçi bir plan oluşturun. Örneğin dönemin başında tanıdık arkadaşlarıyla aynı sınıfta olmasını sağlayın, yeni sınıfına mini bir tur düzenleyin, yeni öğretmeniyle sözel olmayan oyunlar oynayarak (yapboz, kutu oyunu, boyama vb.) zaman geçirmesini sağlayın.

- Çocuğunuza arkadaşlarıyla evde oyun buluşmaları organize edin. Çocuğunuzun gevşemesine yardımcı olacak etkinliklere yer verin. Buluşma süresi uzadıkça, çocuğunuzun iletişime geçme ihtimali artar.

Özet

Çocuğunuzun konuşmayı tercih etmediğini ya da inadına konuşmadığını düşünmekten vazgeçin ve bunu çocuğunuzun çevresindekilere (özellikle öğretmenine) de anlatın. Unutmayın ki çocuğunuz kaygıları nedeniyle iletişime geçemiyor. Konuşmadığı için onu cezalandırırsanız ya da konuşması için onu zorlarsanız sadece kaygısını artırmış olursunuz. Konuşması için onu desteklerseniz, aşama aşama yol katederseniz zamanla kaygılarını kontrol edebilecek ve başkalarının yanında da konuşabilecektir.

Kitap Önerileri:

Utangaç Ayı Monti, Duncan Beedie.

Korktuğum zaman, Cornelia Maude Spelman

Endişelendiğim Zaman, Cornelia Maude Spelman

Kurbağa’nın Nefes Kesen Konuşması, Michael Chissick, Sarah Peacock

Gevşeme Oyunu, Sue Pickord

 

Kaynaklar: 1. https://www.anxietycanada.com/disorders/selective-mutism/ 2. https://selectivemutismcenter.org/whatisselectivemutism/ 3. https://www.verywellmind.com/what-is-selective-mutism-3024702 4. https://raisingchildren.net.au/guides/a-z-health-reference/selective-mutism


Yorumlar
Yorum eklemek için giriş yapmalısınız