Ebeveynlerin Eski Endişeleri Yerini Yenilerine Bıraktı; Şimdi Konumuz Belli: Covid-19 Pandemisi

Bu yazıda ebeveynlerin yeni korkusu olan Covid-19 Pandemesinden ve yarattığı kaygılardan bahsedilmektedir.

Bazen “KORKU” kalın bir battaniye gibi üzerimizi kaplar. Nefes almak bile zorlaşabilir. Peki bu korkuyu tetikleyen şey, aniden başımıza gelen bir tatsızlık değilse, ya bu uzun dönemli bir endişenin sonucunda doğduysa? O endişe çekirdeğine ulaşmamız, onunla baş etmemiz mümkün mü?

 

Aniden içimizi kaplayan korku örtüsünün altında derin, uzun vadeli bir endişenin çekirdeği yatıyor olabilir.

Pandemi, dünyalarımıza yerleşmeye başladığında pandemi öncesi zamanların ‘’önemsiz’’ endişeleri aniden buharlaştı. Örneğin yeni bir kıyafet almak, hep istediğimiz bir şeyin eksikliği birden eskisi gibi önemli olmamaya başladı. Eski endişe konuları, yerini yenilerine bıraktı.

Peki, ebeveynlerin eskilerinin yerini alan yeni endişe konuları neler?

Uzaktan öğrenimle beraber gelen konular mı örneğin? Mesela, çocuğumuzun ekran önünde geçirdiği sürenin aşırı ölçüde artması mı? Evde geçirdiği zamanı ayrıntılı bir şekilde programlama ve bunu sıkı bir şekilde uygulama gerekliliği mi? Ya da tam bağlanacakken Zoom şifresini yanlış hatırlayıp bağlanamamak, kaybettiğimiz şifreyi bulmaya çalışmak mı?

Sahiden asıl endişelendiğimiz konular bunlar mı?

Aslına bakarsanız bunlar çoğunlukla, gün içinde ebeveynlerin zihnini meşgul eden endişe parçacıklarını oluşturuyor yalnızca.

Gece, çocuklar yatıp iç dünyamıza döndüğümüzde, daha derinde yatan endişelerimizi, alttan alta devam eden yakıcı etkileri sayesinde hissetmeye başlıyoruz.

İçimize dönmek, bu endişelerle yüzleşmek beraberinde birçok başka soruyu da getiriyor: Neler oluyor? Nereye gidiyorum, gidiyoruz? Bu karmaşadan üç yıl sonra nasıl bir toplum ortaya çıkacak? Bu olup bitenlerin çocuğuma etkisi ne olacak?

En yakıcı soru da şu oluyor: Şu anda her şeyi doğru mu yapıyorum?

 

2. Farklı ebeveynlerin, pandemi sürecinin çocuklara etkisi konusunda farklı görüşleri var:

Kimilerimiz, dünyanın tersyüz olduğunu, aniden önem kazanan tek şeyin “en basit haliyle iyi olma” ve “viristen uzak kalma” olduğunu ve bu ortamda büyümenin çocuklar için şekillendirici bazı etkileri olacağını söylüyor.

Kimilerimiz, pandemi öncesi çocuğunun sürekli “dikkat dağınıklığı yaratan bir kültürde” büyümesinden endişe ederken, şimdi bu endişesinin kendisine tuhaf geldiğini ve artık bu tarz bir kültürden dahi bahsedilemeyeceğini, bir anlamda gerçeklik içinde yaşamadığımızı düşünüyor.

Çoğu ebeveyn, tüm bu olumsuzluklar içinde bile, çocuklarının zihninde “gelecek” ile ilgili olumlu, ışıltılı bir algı yaratmaları gerektiğini düşünüyor. Bunu nasıl gerçekleştirebilecekleri konusunda ise zorluk yaşıyorlar.

Kimimiz için endişe, tek başına korkulacak bir duygu değil. Çocuğumuzun mutluluğu için endişelenmek belki tüm modern zamanlar için olağan bir davranış biçimidir. “Sevgi ve şefkat” duyguları ile yakından bağlantılı bir duygu. Geçmişten bu yana çocuğa verilen anlam ve değer değiştibizim için, toplum için çocuklar kesinlikle çok fazla şey ifade ediyor. Çocukların toplumdaki önemi arttıkça, ebeveynlerin de onlara yönelik endişeleri artıyor doğal olarak.

Bugün endişelenmek için yepyeni bir konumuz var: Pandemi.

Kitlesel ölümler mi olacak?

Bilim, gerçek verileri yansıtıyor mu?

Ülkelerin ekonomisi ne kadar etkilenecek?

Tüm bunların çocuklara etkisi ne olacak?

Ben çocuğum için, bu sorunların aşılmasında yeterli miyim?

 

3. Endişelenmenin önüne geçemiyoruz. Pandeminin yanında, geçmişte endişelenmemize neden olan felaketler gerçekleşmeye devam ediyor; şiddet, orman yangınları, giderek olgunlaşacağına inandığımız demokrasilerimizi hırpalayan, gerileten uygulamalar, küresel ısınma...

Önceden soyut olarak yaşadığımız bu endişeler, pandemi ile beraber daha görünür hale geldi ve belki pandemiye dair endişelerimiz ile birleşiyor, büyüyor.

“Endişe” duygusunun tatsız tarafı, korkuya dönüşen bir bağımlılığa dönüşebilmesidir.

Ayrıca çoğu zaman onu neyin tetiklediğini teşhis etmekte güçlük çekiyoruz, sorunun kaynağını yanlış bir odağa konumluyoruz.

Kim bilir, belki sonraki yıllarda geriye dönüp baktığımızda, içinde olduğumuz pandemi döneminde eski yersiz endişelerimizden kurtulduğumuzu, endişe bagajımızı hafiflettiğimizi düşünecek ve belki öncesine göre daha iyi hissedeceğiz.

Belki ilerleme bazen böyle oluyordur: Eski işlevsiz, yersiz endişeleri terkedip, gerçekten odaklanmamız gereken yeni konulardaki endişeler ile yüzleşerek...

 

Pandemi döneminde, tüketim toplumu olmanın bir sonucu olarak bizi kuşatmış olan bazı yüzeysel ve işlevsiz endişelerin en azından bir bölümü uzaklarda kalmış, rengi solmuş anılar gibi değil mi? Sizin için de öyle mi?

 

Kaynak: The NewYork Times. For Parents, a New Level of Big-Picture Anxiety. https://www.nytimes.com/2020/10/06/well/family/pandemic-parents-children-anxiety.html Erişim: 09.10.202


Yorumlar
Yorum eklemek için giriş yapmalısınız